8 Haziran 2009 Pazartesi

Bir insanın sizi anlamadığını nasıl anlarsınız?


Senin anadilin Türkçedir, onunki Hintçe, bakışından anlarsın.
40 saat tarif edersin gene anlamamıştır, yapışından anlarsın.
Daha baştan anlamak istemez, kaçışından anlarsın.
Tam anladı dersin gider en olmayacak şeyi yapar, satışından anlarsın.
Anlattıkların işine gelmez, kaşlarını çatışından anlarsın.
Anlamıştır ama kavrayamamıştır, kayışından anlarsın.
O aslında her şeyi anlamıştır ama sen bi türlü anlamıyosundur, yarışından anlarsın.
Hadi anlat bakalım ne anladın dersin, anlatışından anlarsın.
Anladığında çok geç olmuştur, kalışından anlarsın.
Çok üstüne gidersen, yaygarayı basışından anlarsın.
Anlıyomuş gibi yapıyodur, alttan alışından anlarsın.
Anladım der, e hadi bakalım dersin, gece yatışından anlarsın.
Ah bi anlasa kulu köpeği olacaksındır, konuştukça batışından anlarsın.
Her şeyi kıçından anlamıştır, sıçışından anlarsın.

Eee ne demiş atalarımız:
"Ne kadar anlatırsan anlat, dona düşer son damla..."

Sağlıcakla kalınız...

Üstüme iyilik sağlık...


Deli misiniz, artiz misiniz, paralı mısınız, beleş mi? Ne? Anlamadım ki ben... Tey allaaam, hu allaam!

2 Haziran 2009 Salı

Önder ÖnceL

Şimdi siz Önder'i tanımıyosunuz... Benim ise bunca yıla rağmen pek anladığım söylenemez. Gerçi şuan bu blog'dan kimsenin haberi olmadığı gerçeğini de düşünürsek, evet; burda Önder'i tanımayan yok. Ve fakat, anlamayanın da çok olduğunu düşünüyorum. Sadece bu blog'takilerden de bahsetmiyorum...

1o Haziran, benim doğum günüm ve bakın gün itibariyle Önder'in bana söylediğine:
"Bugün senin boğum günün Erdem... Doğum gününü göremicen!"

Aslında Önder'i çok seviyorum ama Aysel'in ablası gibi, "İçimden bi' ses Aysel'i boğ..." diyor.

Hayır, hayır; kesinlikle şiddet yanlısı bi insan değilim. Hümanis bir hedonist olduğum söylenebilir. Softcore...

Tabi bahis bu değil. Konumuza dönersek, Önder Öncel.

Ömrü hayatı boyunca, neden bilmem; beni kıskandı bu kişi. Çekemedi, o yüzden de oramı buramı çekiştirdi. Beni sündürmeye çalıştı ama tabi ki nafile... Erdem, diyorum size. Herhangi bir şey ifade etmiyorsa da üzülürüm isminize... Doğrudan soyisminize hatta.

Artık bu hayatta ben olan ne varsa, hepsini silmeye çalıştı Önder. Bana aşık ta bi yandan, 8 yıllık sevgilisi, 3 yıllık karısını ben sandı... Hayır, hayır! Öyle değil. Hatta eşi de burda, kendisine sorabilirsiniz. Vahide'nin bi fotoğrafına baktı ve onu ben sandı. Kesin, gizliden bana aşık... Aşık dediysek te hemen cinsi bi' münasebetsizlik etmeyin lütfen. Aşk, her yerde. Neyse...

Evet, Önder'i çok seviyor olabilirim. Ne yazık ki sevgi karın doyurmuyor. Önder bi gün beni, ayaklarımı koca bir vita kovasının içine, çimetoyla gömüp, açık denize atana kadar da buralarda olmaya gayret edicem...